KANLI AY TUTULMASI İLAHİ ALARM, PURİM’DEN ROŞ AŞANA’YA FIRAT TANRI VE KOZMİK YANKI 7 EYLÜL 2025/Emine Gücek

Güneş karanlığa, Ay kana dönecek, Rabbİn büyük ve korkunç günü gelmeden önce.  Yoel 2:31

Tam bir ay tutulmasına bazen Kanlı Ay denir, çünkü dolunay tam olarak tutulduğunda kırmızımsı bir renk alır. Terim ayrıca sıklıkla üst üste gelen dört tam ay tutulmasını (tetrad) tanımlamak için kullanılır. 7 Eylül’de gerçekleşecek tutulma teolojik bağlamda ve ülkemiz açısından da büyük önem arzediyor. Zira 7 Eylül tutulmasında;
Ay, Achernar sabit yıldızı ile etkileşimde. Bu sabit yıldız Fırat ve Nil nehri ile ilişkilendirilir ve nehrin ağzı anlamına gelir. Mezopotamya ve Ortadoğu’da yaşanacak önemli gelişmelere işaret ediyor.

Güneş ise Zosma sabit yıldızı ile etkileşimde. İlginç bir biçimde bu sabit yıldız da “balık”, “tanrı” ve “kahin” ve Fırat topraklarıyla ilişkilidir. Dikkat edilmesi gereken nokta, sabit yıldız Zosma aynı zamanda bencillik ile ilintilidir.

Kanlı Ay tutulmaları Talmud’ta İsrail için belli alametler olarak görülür ve özellikle Yahudi dini bayramlarıyla örtüştüğünde önemlidir. Ay’ı kan kırmızısına çeviren bir ay tutulması genellikle yaklaşan küresel bir çatışmanın işareti olarak görülüyor. Yahudi takvimi güneş döngüsü yerine ay döngüsüne dayanır. Özellikle bayram günlerine denk geldiklerinde bir alamet olarak görülür.

Ay tutulmaları dramatik bitişler, sonlanmalar ile ilintili olup Dünya Astrolojisinde genellikle geniş halk kitleleriyle ilintilidir. Genel olarak kitlesel felaketlerde Ay tutulması daha etkili ve tetikleyici bir pozisyondadır.

Bu tutulmalardan 14 Mart 2025’te gerçekleşen Kanlı Ay tutulması Yahudi takviminde Purim bayramına denk gelmekteydi, bu serinin devamı diyebileceğimiz 7 Eylül 2025’te gerçekleşen Kanlı Ay tutulması ise Yahudi mistisizminde (Kabala’da) “yaratılışın doğum günü” yalnızca bir yılın değil, Âdem’in yaratılışının ve insan bilincinin sahneye çıkışının yıldönümü ile işaretlenen Roş Aşana’dan iki hafta önce gerçekleşiyor.

Peki Purim Bayramının Ardındaki Teolojik Tarihsel Hikaye Nedir?

Purim, MÖ 5. yüzyılda Pers(İran) yöneticileri tarafından ölümle cezalandırılan Yahudilerin hayatta kalmasını anan Yahudi Festivali’dir. Hikaye, İncil’deki Esther Kitabı’nda anlatılır. Purim bayramı, İbrani takvimine göre, düşmanlarına karşı kazanılan bu zaferin ertesi günü kutlanır.

Güneşte, ayda ve yıldızlarda işaretler olacak; yeryüzünde milletlerin sıkıntısı, şaşkınlık, deniz ve dalgaların kükremesi olacak ; …” – Luka 21:25.

Yoel 2:31 “Güneş karanlığa, Ay kana dönecek, Rabbin büyük ve korkunç günü gelmeden önce.”

Yahudi dini yasalarını tanımlamak için kullanılan önemli bir Yahudi metni olan Yahudi Talmud’u ve Tevrat olarak bilinen Musa’nın beş kitabı, şu ifadeleri yansıtır:

Ay tutulması (ayın karanlığa bürünmesi) İsrail’e gelecek gazabın işaretidir.

Kanlı ay tutulması durumunda Ay kan kadar kırmızıysa, kılıcın geleceğinin işaretidir.

Güneş’in karanlığa bürünmesi (güneş tutulması) dünyaya gelecek gazabın işaretidir.

Ay tutulması = Yahudi halkı ve İsrail için kötü bir alamet

Kanlı ay = Kılıç geliyor

Güneş tutulması = Dünya için kötü alamet (dünyaya gelecek gazabın işareti)

Güneş tutulduğunda İbranilere göre putperestler için kötü bir alamettir; Ay tutulduğunda ise İsrail için kötü bir alamettir.

Eğer doğuda tutuluyorsa, doğuda oturanlar için kötü bir alamettir; eğer batıdaysa, batıda oturanlar için kötü bir alamettir; eğer göğün ortasındaysa, bütün dünya için kötü bir alamettir.

7 Eylül 2025 Balık Burcu Kanlı Ay Tutulması

7 Eylül’de gerçekleşecek olan Ay tutulması 15 Derece Balık burcunda, ikinci dekanda ve Kuzey Ay Düğümü etrafında gerçekleşecek. Aşağıda Ankara’ya göre çıkarılmış tutulma an haritasını görmektesiniz.

Geleneksel Astrolojide Balık burcundaki tutulmalar denizler, balıkçılık, kıyı şeridindeki bozulmalar, toplu balık ölümleri, ibadet yerleri, camiler, kiliseler nehirlerin kuruması, ünlü bir adamın ölümünün işareti, kanunlar, yasalar, hukukçular ve din adamlarının yaptıkları kötü işlerin açığa çıkması anlamına gelmektedir. Geleneksel Astroloji Balık burcunu Kuzey Mısır ile işaretler. Bunun yanında Türkiye, İsviçre, Batı Hint Adaları, Asur, Dicle’den Fırat’a kadar Mezopotamya, Girit toprakları da Balık ile ilişkilendirilir.

Tutulma Avrupa, Afrika’nın tamamı Asya ve Avustralya’dan gözlemlenecek.

Tutulmanın ikinci dekanda gerçekleşmesi Sephiral’e göre büyük seçkin bir adamın ölümü anlamına gelir.

Bu tutulma denizler, taşkınlar, hastaneler, okyanuslar, deniz canlıları, mülteciler, petrol, ruhsal hareketler, müzik/sanat endüstrisi gibi Balık burcunun işaret ettiği temalarda hareketlilik getirecektir. Okyanuslar, toplu halk ölümleri ve yine kıyı şeritleri dikkat edilmesi gereken noktalar olacaktır.

Tutulma insanlığın kaderini etkileyecek teknolojik bir atılımın gerçekleşmesine neden olacaktır.

Bu tutulmayla sezgisel disiplinle duygusal olgunluk ve büyümeyle sınırlarımızı belirlememizde yardım ederek sağlıksız bir biçimde gerçeklikten kaçtığımız alkol, antidepresan ya da kişilere bağımlılık geliştirdiğimiz noktaların sonuçlarını göreceğiz.  Olabilecek en kötü senaryo üzerinden bizlere korku pompalayarak acı ve ızdıraba yönelten manevi ritüeller ve gerçeklik tabanına oturmayan komplo teorilerinden uzaklaşmamız gerektiğini idrak etmemizi sağlayacak.

Müzik ve kokun iyileşmenin daha etkili bir şekilde gerçekleşmesi için kişinin rahatlamasına ve endişelerini hafifletmesine yardımcı olur ve konuya dair yapılan bilimsel araştırmalar da vardır. Bu nedenle uçucu yağlar, aromaterapi uygulamaları ve meditatif müzikler size iyi gelebilir.

Balık son burçtur ve sonlanmalar bitişlerle ilintilidir. Bu nedenle son birkaç yıldır hayatımızı öznesi haline getirdiğimiz iş, kişiler, arkadaşlıklar her ne ise eski yapıların dağıldığını göreceğiz

İlişkilerimizde sevgi ve merhamet alma verme dengesinin sınırlarını iyi çizmemiz gerektiren koşullarla sınanabiliriz ve kendimizle bu noktada yüzleşme ihtiyacı hissedebiliriz.

Sınırlarınızın bulanıklaşmasına izin vermeden kurtarıcı olun. Başkalarına şefkat göstermek için fazlaca fedakârlık göstererek kendinizi şehit etmeyin.

Karşınızdaki sorumluluk gerçekten size mi ait? Gerçekten size ait olan ise bu sorumluluk onu almaya çalışın.

Sahtelik barındıran gizli topluluklar, sahte peygamberler ve dini liderlerin güçlerini amansızca kullanıp sonrasında erimelerine ifşa olmalarına tanık olacağız. Ancak sahtelik hiç bir zaman çok uzun sürmemiştir. Çünkü siz  kaçtığınızı zannederken gerçeklik olgusu daha hızlıdır ve köşe başında kıskıvrak yakalar sizi.

İnsanlığın unutulduğu bu süreçte yaratılan tüm canlılara şefkatle dokunmak, insanlığın ortak ideallerine dokunarak, evreni kucaklamak kendimizi ve başkalarını dönüştürmekte önemli olacaktır.

EMİNE GÜCEK

Araştırmacı Yazar-Eğitimci

Minerva Akademi Gnostik Astroloji Okulu Kurucusu

Yazının tüm hakları Minerva Akademi Gnostik Astroloji Okulu kurucusu yazar Emine Gücek’e aittir, yazılı izin almaksızın kısmen ya da tamamen kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.

Yorum bırakın

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑